Önce İnsan Olduğunu İspatla!

İnternette etkileşimde bulunduğunuz "insanların" çoğu sahte olsaydı, ne olurdu? Hiç düşünmediyseniz, şimdi deneyin. Çünkü yakın zamanda bu gerçekleşecek.

Dinozorlar hatırlar: Eskiden IRC sohbetlerinde, söylediğiniz kişi olduğunuzu ispatlamanız gerekirdi; çünkü 22/f/ist deyip, 43/m/bayburt çıkabilirdiniz. Gelecekte de insan olduğumuzu ispatlamamız beklenecek; çünkü tüm sosyal medya platformları canlı-kanlı sahteleri ile dolacak. Nasıl mı? Tabii ki sohbet robotları ve yapay zeka sayesinde.

İnsanların yapay zeka teknolojisinin hızını ve yeteneklerini hafife aldığını söylemek yanlış olmaz. Yakında bazı fiziksel veya teorik sınırlarla karşılaşmaya başlayacağız; ancak bu hemen gerçekleşse dahi, hâlâ hayatımızı nasıl etkileyeceğini tam olarak kestiremiyoruz. Gelin, tahmin etmeye çalışalım. Ben de bu yazı için rehber edindiğim Lars Doucet gibi, tekno-realist ve neo-luddite sınıfına giriyorum. Yapay zekanın insan ırkını güçlendirme potansiyeline sahip olduğuna inanıyorum, ancak aynı zamanda son derece rahatsız edici, hatta pek çok insanın hayatını karartabilecek bazı sonuçları da olacak.

Mesela, internet'te "gerçek insanlarla konuşma" ayrıcalığımızı kaybedeceğiz; ortalık insan gibi konuşan yapay zeka klonları ile dolacak. Kaliteli içeriğe tamamen veda edeceğiz; her yer, ama her yer spam, sahte, uydurulmuş, nöro-pazarlama hileleriyle dolu, korkunç yapay zeka tabanlı sahte iletişimle dolup taşacak? Kulağa kâbus gibi geliyor, değil mi? Gelin bu kötümser senaryoya biraz daha yakından bakalım.

Ben insan değil miyim?

Tüm İçerikler Spam'e Dönüşecek

Bu da, tıpkı şimdi, spam mail'lere karşı hissetiklerimiz gibi bir durum yaratacak: Satışa sunulan her şey çöp olacak; ve değerli bir şeye ulaşmak için harcamamız gereken çaba çok artacağından; kimse, çöp olmayan bir şeyi satmaya teşvik edilmeyecek. Üstelik zaten sattığı, pazarladığı, ürettiği şeyin "çöp olmadığını" inandırıcı bir şekilde göstermenin bir yolu olmayacak. Bunu daha basit bir örnekle anlatmaya çalışayım:

ADSL'in ilk yaygınlaştığı yıllarda, herkes, ilgi alanları ile ilgili inanılmaz kapsamlı ve nitelikçi içerikler üretirdi; bunun için adeta bir yarış vardı. Şimdi benim gibi, okuması bir dakikadan fazla süren bu yazıları yazanlara deli gözüyle bakılıyor:

"TikTok çeksene abla, daha çok izlenir."

Lars Doucet buna güzel bir örnek vermiş:

Bu durum, büyük küresel telekomünikasyon ağımızın pek çok yerinde, bir dereceye kadar zaten yaşanıyor. Örneğin, en son ne zaman hiç beklemediğiniz bir anda, bilinmeyen bir numaradan gelen bir telefona cevap verdiniz? 1990'lı yılların başında, Caller ID henüz icat edilmemiş olsa bile, telefona cevap vermemek aklıma dahi gelmezdi, çünkü arayan kişi, %90 ihtimalle, ailemden birinin de şahsen tanıdığı gerçek bir insan olurdu.

Peki, Bunun Yapay Zeka İle Ne İlgisi Var?

Şimdiye kadar, spam, catfish'ing -online ilişki sahteciliği- , sosyal mühendislik, forum zorbalığı vb. tüm aşağılık iletişim biçimleri, insanoğlunun bireysel yetenekleri ve enerjisi tarafından, öyle ya da böyle yönetilebilir bir hale getirildi. Spam mesajlar zaten atılabiliyor; ancak hâlâ, çoğu zaman fark edilmesi kolay, sıkıcı, aptalca bir mesajı çoğaltarak... Ama şimdi işler değişecek; çünkü yapay zekalı sohbet robotları yalnızca bir dizi benzersiz ve farklılaştırılmış mesajı zahmetsizce oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda bir insanmış gibi dinamik olarak ve duygularınıza hitap edecek şekilde yanıt verebiliyorlar. Zaten, daha önce burada bahsettiğim gibi; "insan gibi konuşan şeylere güvenmeye" eğilimliyiz.

ChatBot'lar Arama Motorlarının Yerini Alamaz (mı?)

Emily M. Bender & Chirag Shah, insan gibi konuşan bir makineye güvenme içgüdüsüne karşı savaşmamız gerektiğini savunuyor.

Devamını Okuyun

Örneğin, ilgi alanlarınızdan bahseden ve size, aradığınız türde içerik sunan bir ssoyal medya fenomeninin, aslında "yapay zeka botu" olduğunu ve çaktırmadan, belirli bir siyasi partinin reklamını yaptığını düşünün... Bu size nasıl hisssettiriyor? Ya da bir botun League of Legends oynadığını ve chat'e insan gibi cevap yazıp, takımla iletişime geçtiğini düşünün... Bu Riot Games'i ve tüm oyun ekosistemini nasıl etkilerdi? Konuştuğunuz herkesin sürekli yapay zeka robotu çıktığını düşünün; kaç deneme sonrasında, gerçek bir insana ulaşma çabanızdan vazgeçerdiniz?

Her sosyal medya ve sitedeki yorum / yanıt bölümleri, gerçek zamanlı olarak duruma adapte olabilen ve moderatörleri çaresiz bırakacak kadar kurnaz yapay zeka robotları ile dolup, toplumsal konsensüs oluşturacak kadar güçlü sahte ordularla dolduğunda ne olacak? Çeşitli derecelerde tüm bunlar zaten oluyor. (Twitter'daki bot'lar, Facebook'un reklamlar ve algoritma aracılığıyla oyları etkilemesi vs) Ama bir gecede, çok büyük bir yapay zeka devrimi yaşandığında ne olacak? İnternette etkileşimde bulunduğunuz çoğu "insan" sahte olduğunda, bu duruma nasıl tepki vereceksiniz?

💡
Bunun cevabını direkt Lars Doucet'in yazısından alıntılayarak yapacağım.👇

İnsanlar çevrimdışı olmaya başlayacak: The Great Logging Off (Büyük Çevrimdışı İnsiyatif)


"Şimdi, bu herkesin bilgisayarını sonsuza dek kapatacağı, dışarı çıkıp çimenlere basacağı, ve nihayet vaftiz töreninden sonra, çiftlik hayatının inisiyasyonu için derviş ya da şaman komşularına katılacağı anlamına mı geliyor? Muhtemelen hayır. Ancak birkaç şeyin gerçekleşmeye başlayacağını düşünüyorum. Birçoğu zaten, halihazırda gerçekleşiyor ama bence hızlanacaklar.

İlk olarak, sosyal medya okyanusları suyunu çekecek; parçalanmış su birikintilerine dönüşecek. Twitter'a ne olacağını bilmiyorum, ancak Elon'un saçmalıkları başarısızlıkla sonuçlanırsa, Twitter'ın yerini alacak bir şey göreceğimizi sanmıyorum.

💡
Lars Doucet: "Twitter s*çarsa yerine en az 2 sene boyunca başka bir şey gelmez." Kaynak

İkinci olarak, insanların hesapların gerçekten insan olarak "doğrulanmasına" değer vermeye başlayacağını düşünüyorum. Bu iki şekilde yapılabilir; herkesi zaten tanıdığınız, yalnızca davet usulü ile çalışan topluluklara girersiniz; ya da sahiplerinin sizin için doğrulama yaptığı büyük platformlara geçersiniz. Pek çok platform, istihbarat ve fişleme miktarını artırdıkları bir çözüme geçecek: "Bu kadar çok bot faaliyeti olduğuna göre, herkesin pasaportunu ve ehliyetini sisteme yüklemesi gerekiyor, tabii ki kendi güvenliğiniz için!" Güçlü ulus devletler bu konuda sosyal medya platformlarına yardım etmek için fazlasıyla hevesli olacaklardır.

💡
2027'nin sonuna kadar, daha fazla "doğrulanmış insan" hesabı ve anonim hesap kıyımı görecek miyiz? %85 ihtimalle evet. Kaynak

Üçüncü olarak, "özel sosyalleşme" daha değerli hale gelecek. İnsanlar zaten uzun zamandır Reddit ve Discord gibi grup sohbetlerine ve alt forum kümelenme platformlarına göç ediyor, ancak bu platformlar, nispeten açık yapıları yüzünden zaman içinde tarihe gömülmeye karşı hala savunmasızlar.

Özel gruplar, yalnızca davetle girilebilme avantajına sahip; ve anonimliğini kaybetmekten rahatsız olan insanların özellikle ilgisini çekecektir.

💡
2027'nin sonuna kadar devetiye bazlı / özel çevrimiçi sosyalleşmeye daha fazla değer verildiğini görecek miyiz? %77 ihtimalle evet. Kaynak

Buna bağlı olarak, oyun tasarımı dünyasında, zaten insan olduğu bilinen güvenilir arkadaşlar arasında, küçük gruplar halinde, iyi bir deneyim sunabilen çok oyunculu oyunların popülaritesinde belirli bir artış görülecek. (Bu aslında yeni bir model değil; Minecraft ve Among Us yakın geçmişin başlıca örnekleridir ve co-op oyun modu, dünyanım çekirdeği kadar eskidir.)

Dördüncüsü, "Great Logging Off "un gerçek anlamda gerçekleştiğini, açıkça "çevrimdışı" kültürün yeniden canlandığını ve hatta fetişleştiğini göreceğiz. Bunu daha şimdiden yüksek gelirli ailelerin ve özellikle teknoloji meraklılarının çocuklarının ekran başında geçirdikleri zamanı büyük ölçüde sınırlandırmalarında ve Y kuşağı üyelerinin sosyal medyanın üzerlerinde yarattığı depresyon ve anksiyete nedeniyle sosyal medyaya karşı giderek daha temkinli olmalarında görüyoruz.

💡
2027'nin sonuna kadar çevrimdışı sosyalleşmeye daha fazla değer verildiğini görecek miyiz? %60 ihtimalle evet. Kaynak

Ancak açık olmak gerekirse, "Büyük Çevrimdışı İnsiyatifin" bir çoğunluk görüşü haline geleceğini sanmıyorum.

Çünkü, beşinci madde olarak; şunu öngörmek zor değil: Bazı insanlar çevrimiçi dünyaya daha da sıkı bağlanacak. Bakın, geçmişinde oyun yapımcılığı olan biri olarak, modern eğlence kültürünün ne kadar bağımlılık yapıcı ve güçlü hale geldiğini görmek, beni bile biraz rahatsız ediyor.

Neredeyse hepimizin, hayatı oyunlar tarafından tamamen tüketilmiş, başka bir şey yapması düşünülemeyecek kadar oyun bağımlısı bir genç tanıdığına bahse girerim. Rafine şeker ve yüksek fruktozlu mısır şurubunun insan sağlığını nasıl tahrip ettiğini de gördük. Seri üretim modern porno bağımlılığından bahsetmiyorum bile... Şekerli donut'ları veya Call of Duty'yi yasaklayacak ya da kapsamlı müstehcenlik yasaları çıkaracak biri değilim, ancak atalarımızın hiç deneyimlemediği bağımlılık kategorilerinin bizim için kaçınılmaz olduğunu ve etkileri konusunda endişelenmemizin normal olduğunu düşünüyorum. Emin olun, yapay zeka daha da fazla bağımlılık icat etmemize izin verecek.

💡
2027'nin sonuna kadar çevrimiçi olmak/bilgisayar bağımlılığında bir artış görecek miyiz? %83 ihtimalle evet. Kaynak

Altıncı olarak, insan uygarlığı her zaman olduğu gibi, hem biyolojik hem de kültürel olarak evrimleşip, uyum sağlayarak hayatta kalacak ve gelişecektir. Cinsel seçilim, gelecek nesillerin büyük bir kısmının çeşitli bağımlılıklar nedeniyle ürememesine yol açacak. Ancak süper uyarıcılara karşı bu tür bir "evrimleşmiş direnç" oluşması zaman alır; fakat gerçekleşir. Aileye, topluma, düzenli yüz yüze insan etkileşimine, güçlü sosyal destek ağlarına öncelik veren ve özellikle gençlerin eş bulmalarına yardımcı olmak için yerleşik bir sisteme sahip olan kültürler, bunu yapmayanlara göre daha başarılı olacaktır, buna şüphe yok. Örneğin, teolojik olarak Mormonlarla aynı fikirde değilim ve onlara katılmayı planlamıyorum, ancak önümüzdeki yüzyılda çok başarılı olmalarını bekliyorum.

Ayrıca gelecek Afrikalılarındır.

💡
Nispeten "çevrimdışı" toplumlar 2027'nin sonuna kadar "çevrimiçi" toplumları geride bırakma belirtileri gösterecek mi? %48 ihtimalle evet. Kaynak.

Ve hepsinden önemlisi...

Yedincisi, emlak fiyatları yükselmeye devam edecek. Bunun iki nedeni var: Birincisi, "Büyük Çevrimdışı İnsiyatifin" gerçek versiyonuna katılan herkes, yüz yüze yaşayan, birbirine sıkı sıkıya bağlı insan topluluğuna büyük bir değer verecek ve çok sayıda olanağa sahip yoğun yerleşim olanaklarının bulunduğu en iyi yerlere talep yaratacaktır. İkinci olarak, Ricardo'nun Kira Kanunu, insanların verimliliği arttığında, bu artışın, gayrimenkul ve kira fiyatlarına da yansıma eğiliminde olduğunu gözlemler. Arazi Büyük Bir Meseledir adlı kitabımı ya da onu temel alan ücretsiz makale dizisini okuduysanız, bu teoremin nereden geldiğimi anlayacaksınız.

Bu yazıyı yazarken Pele'nin ölüm haberini aldım, üzüldüm.

Yanılabilir miyim? Belli Şartlar Altında Evet.

Zaman yolcusu gibi, gerçekleşeceği kesin öngörülerden bahsetmek ilgi çekici ve kolaydır. Dürüst olmak gerekirse, yukarıdakilerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda emin değilim, sadece mantıksal olarak uyumlu öngörüler. Ancak tamamı birkaç varsayıma dayanıyor:

Birincisi, ChatGPT benzeri teknolojilerin ölçekleneceği ve ucuzlayacağını varsayıyorum. Mesela, kripto için kullanılmadan önce, Proof of Work bir spam azaltma tekniği olarak tasarlanmıştı. Bir e-posta göndermek 0,01 dolara mal oluyorsa, bu normal bir kullanıcıyı gerçekten engellemez, ancak birisinin bunlardan bir milyonunu ortalığa salmadan önce iki kez düşünmesini sağlayacaktır. Şu anda her ChatGPT sohbetinin birkaç sente mal olduğu söyleniyor.

İkincisi, insanlar uzun vadede tatmin olmak, mutlu, sağlıklı ve aklı başında olmak için derinlerde bir yerde, kişisel olarak insan insana temas ve etkileşime ihtiyaç duyarlar. (Hem biyolojik hem de kültürel olarak üreme açısından başarılı olmanın yanı sıra.) Bu durumun süreceğini varsayıyorum.

Üçüncüsü, yapay zeka teknolojilerinin gerçek insan-insan teması için mükemmel bir ikame olmayacağını varsayıyorum.

Dördüncüsü, daha dikkate almadığım bir sürü şey."

Kaynak: AI: Markets for Lemons, and the Great Logging Off | Lars Doucet